bir sürü haller içinde...

26 Mayıs 2014 Pazartesi

2 yaş, freud ve diğer ölümcül şeyler

Kendimi Freudian bir psikolog tanımlamam.. aldığım eğitim de bu yönde değildir zaten. ama Freud'a inanmıyorum* :)) desem yalan olur.

Üniversitedeyken Freud'a yönelik eleştirileri konuştuğumuz bir sırada bir hocam "o kadar da yanlış değildi" gibi bir cümle kurmuştu.

Evet dediğim gibi teorinin bilimselliğini, determinizmini falan sorgularım da özellikle cinsel gelişim konusundaki argümanlarının doğruğunu çok gözlemledim. Saf oidipus kompleksi yada penis kıskançlığı değil bahsettiğim ama pek çok başka ekolden teorisyenin de benzer olgulara farklı isimlendirmeler verdiğini gördüm.

Biraz tez girişi gibi oldu yazı ama ana mevzuya geliyorum :))



Konu meme.. Malum Ulaş 2 yaşını bitirdi. Emmeyi bırakalı neredeyse 6 ay oldu. Memeyi unutmuş olması lazım (mı) ama yok son haftalarda meme daha bir canlandı adamın gözlerinde. (2 yaştan önce memeyi bırakmada ne kadar isabetli bir iş yaptığımı tekrar tekrar fark ederiyorum bu arada, yazı da liste de kafamı toplamamı bekliyor)

Temizlikçi abla kucağına aldı bizim tosbağyı. Hafiften de kilolu kendisi. Bizim oğlan memeleri farketti. Eliyle gösterip memmmeee dedi. Allahtan abla hafif gülümseyip evet meme şeklinde bir cevap verdi. :))

Hayvanat bahçesinde şahmeran heykeli gördü. Heykeli arkası kuşlar için suluk yapılmış. Öncve dikkatini su çeti onunla oynarken bir anda memeleri fark etti.. Heykelin memelerini avuçlayıp heyecan ve hayret dolu bir çığlıkla anneaaa memmeeee şeklinde cırlamaya başladı :)) Ben tabi evet annecim peki el nerde, burun nerde şeklinde konuyu toparlamaya çalışsam da, babası tüm bilimselliği bozarak nerde babacım meme şeklinde dağıttı toparladıklarımı :)

Bu aralar ne zaman kucağıma gelse, bir meme elleme, meme şeklinde sorgulama var.. Hatta geçen takside kucağıma yattı, ben pencereden bakarken, ona bakmadığımı sandığı sırada bir emme haraketi yaptı, kafamı çevirdiğimi fark ettiğinde de hemen gömüldü koltuk altıma. Aslında yanlış olduğunu biliyor.

Geçen gün banyodan çıktım üzerimde havlu gene masa tepelerine tırmanmış olan tobpiği indirmeye çalışıyorum, bizimki de fırsattan istifade havluyu açmaya :))

Peki ben ne yapıyorum? Hiç üstüne düşmüyorum. Onun da bir organ olduğunu hissettirmeye, o kadar da mühümsenecek bir yer olmadığını fark ettirmeye çalışıyorum.. Penis için de aynı şeyi yapmaya özen gösteriyor. Ve aslında ben de o kadar önemsemiyorum. O kadar normal ki.. Hiç ayıp demedim mesela.. Ayıp ne ki? Ayıp nasıl anlayacak, nasıl anlamlandıracak ki? Sadece "özel bölgeler" mesajını veriyorum. İnsanların vücuduna onların izni olmadan dokunulmayacağı, bazı bölgelerin özel olduğu ve buraların sadece anne-babalar tarafından temizlenmek amacıyla açıldığı gibi gibi, bu istismardan korunmak için de en temel bilgilendirme ayrıca (ya bununla ilgili bir yazı da kafamı bekliyor listede :)

Ama hiç uzun uzun tiratlar yapmıyorum.. Detaylandırmıyorum, basit kısa anlık mesajlar ve çoğunlukla görmezden gelmeler ile hem meraklarını tatmin etmesine fırsat veriyorum, hem de kulak dolgunluğu sağlamasını istiyorum..

İşte böyle böyle cinsel gelişimin adımları da başladı.. Ne yalan söyleyeyim daha doğumdan bile önce gelişimin en korktuğum basamağı idi bu dönem.. Bakalım nasıl atlatacaz? Gerçi sen dünyaya gelmeden'i okumaya başladığım şu sıralar içime ergenlik korkusu düşmedi değil :) Hadi bakalım. Çok eğlenceli günler bizi bekliyor.

İşte sebebi: ...evden selamsız çıkmaya, buzdolabının önüne dikilip ayakta yemeğe başladı...... beni sadece zorla bir şeyler talep etmek, azarlamak için arayan o kalın aksi sesisin üzerine sinirlenip arkamı dönüveriyorum. Bana yıllarca eşlik eden o minicik sese ne oldu? Onunla öyle güzel konuşabiliyordum ki, hani sesi benimkine göre akort edilmiş gibiydi......

*bilimsel teorileri inanç sistemleri ile karıştıran bir stajyerden alıntıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkürler....

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...