bir sürü haller içinde...

30 Ekim 2012 Salı

5 ay bitti yavhu


5 ay da bitti.

Bazen çok daha fazla olmuş gibi geliyor. Meğer ne çabuk büyüyormuş velet dediğin. Oysa daha dün gibi fareden hallice bir yaratığı kucağıma koydukları. Şimdi kucaklardan taşıyor. :))

Ulaş artık fena sosyal bir çocuk. Çevresi ile etkileşimde. Değişiyor, değiştiriyor. Bilinçle.

25 Ekim 2012 Perşembe

İYİ BAYRAMLAR

Bu gün Ulaş ilk Tekirdağ bayramını yaşadı.


Sabah büyük aile kahvaltısı, öğlenden sonra bayram ziyaretleri biraz yorgun düştü.


Zaten benden aldığı virüslerle tıkalı burun sendromu yaşıyor-yaşatıyorken, yorgunluk da tuz biber ekti.


Gerçi fazla sıkıntısı yok tosbağmın, mıkırdanıyor sadece, uyumuyor o kadar.



17 Ekim 2012 Çarşamba

nazara inanmam daaa


Sinir olurum insanların "....'a inanmam daa, var işte" demelerine. Ya inanırsın ya da inanmazsın bir şeye. Hem öyle hem böyle olur mu? Sanki inandığını söyleyememe hali. İnanmaktan utanma durumu. İnanıyorum demeden inandığını itiraf etme, karşısındaki inandırma biçimi.




Nazar bu ...'ların en üst sıralarında gelir. Nazara inanmadan inanan çok fazla insan bulunur bu topraklarda.


13 Ekim 2012 Cumartesi

paranoyaklaştıramadıklarımızdan mısınız?

Lise 1'de idim heralde. Babamla klasik bir baba-ergen tartışması yürütürken "paranoyaklaştın sen" demiştim.

İlk defa duymamıştım sözcüğü ama psikoloji dersi almışım 1 dönem özümsemişim patalojiyi :)

Zavallı babacım nasıl gücenmişti. "babalar biraz paranoyaktır küçük hanım" demişti sitemli.

Aradan geçti 15 yıl. Şimdi anlıyorum onu. Çocuğun olunca anlarsın martavalı pek de o kadar martaval değilmiş.



11 Ekim 2012 Perşembe

bu devirde kime güveneceksin?

Herkes bir şeyler söylüyor. Milletin  ağzı torba değil cidden.

Söyleyen konu komşu, akraba olunca gözardı etmek kolay oluyorsa da söyleyenin adının önünde prof., dr., falan yazarsa, bu kişi koca koca kitaplar yazmışsa sözler kafa karıştırabiliyor.

Hele de her diyen birbiri ile çeliştiğinde..

Aslında psikolojiyi sevme nedenimdir benim bu: tek bir doğru olmaması... Ama işte iş çocuk olunca değişiyormuş.

"Sihirli değnek yok elimizde" kaç kere kurdum bu cümleyi. "Herkese aynen uygulanacak bir reçete yok" kaç kere düşündüm. Şimdi ise oturmuş söyleniyorum kendi kendime yok hepsi ayrı şey söylüyormuş, yok birbirleri ile çelişiyormuş, bıdıbıdıbıdı.

Peki bu şarlatanlar dünyasında hangileri doğru, doğrular içinde hangisi uygulanabilir, hangisi Ulaş için, Elçim için, kime güvenicez?

5 Ekim 2012 Cuma

Kitap kurdu Ulaş

Sonunda buldum. Uzun aramalarım sonuç verdi ve şu yazısız, yumuşak, çeşitli kumaş türlerinden oluşan kitaplardan bulabildim.



Ulaş'ın doğmadan önce ilk sahip olduğu şeydi kitaplar. Dedesi tüyaptan imzalı kitaplar almıştı. Eda teyzesi İrlanda'dan getirmişti oyun kitaplarını. Tabi anne-baba olarak biz de çeşitli masal kitapları almıştık.




Okuyorduk da dikkati dağılıyordu uyku öncesi tosbağnın. Üstelik eline veremiyorduk. Bir kaç kere üzerine kusmuşluğu olsa da kitaplarla teması bundan öteye gidemiyordu.

4 Ekim 2012 Perşembe

palamut

Kaç gündür aklımda, ağız tadıyla bi balık yiyemedik henüz.



Geçen yıllarda olsa haftada 2-3 Samatya'da olurduk, balık-bira misss. Lakin Ulaş tosbağsını yıkayacaz, uyutacaz diye, düzen kuralım diye ve de Önder'in çalışma temposu nedeniyle bir türlü beceremedik bu sene.



Evde de pek sevmem balık yapmayı. Kokar her halükarda. Fırında balıksa tıth aynı tadı vermez.



Geçen yıl işyerindeki televizyonda kanalları gezerken Derya Baykal'ın programına denk gelmiştim. Fırında bir balık tarifi. Zaman geçti. Yazmadım, unuttum tabiki. Ben de hatırladığım kadarıyla uydurdum.


Oldu mu? Bence süper oldu. Önder de aynı kanaatte olduğuna göre, tamamdır bu iş.



2 Ekim 2012 Salı

Ulaş'la evde tek başına

Tatilleri, yazlıkları, anneanne/babaanne'leri bitirdik. Yaklaşık 2 haftadır Ulaş ve ben'iz evde.

O kadar söylendim, kızdım, kırıldım ama destekleri fazlaymış kendilerinin. Meğer Ulaş gündüzleri epey huysuz ve yorucu olabiliyormuş.

Meğer uyumuyor, sürekli mızıklanıyormuş.







Şekil 1-A:
Gözler minnacık, uyku tavan, halen oyna benimle isyanları.
PS: Telefonu görünce susup bakıyor sıpa :)









Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...