bir sürü haller içinde...

28 Eylül 2016 Çarşamba

açgözlü mü olduk?

Bir süredir takip ettiğim bloglar, goodreadsteki arkadaşlar, instagram paylaşımları ve daha başka sosyal mecralarda dikkatimi çeken bir şey var: herkes, istisnasız herkes, ben de dahil, okuduğumuz kitaplar listesini arttırıyor da arttırıyoruz.. Herkeste kitaplar üçer beşer halde..

Ben eskiden böyleydim.. Dikkatim ve algılama gücüm daha yüksekken.. her odada bir kitabım olurdu, evde okuduğum başka, işteki, yoldaki başkaydı.. Ama sonra baktım eski becerim yok dikkatimi bölmede, baktım verimli değilim, kitaplar bitmiyor, ben de vazgeçtim bu sevdadan.. oku-bitir-yenisine başla dönemine girdim.

Sonra-son dönemde yine bir şey oldu.. Dört ciltlik ince memede başladım.. Tatile, şuraya buraya götüremedim 2142 sayfalık kitabı.. Ciltler arasında başka bir sese ihtiyaç duydum.. Böylelikle listenin en üstünde ince memed dururken başka kitaplar okudum. Şimdiki listeme gelirsek: ince memed (son ciltteyim son 200 sayfa :), m treni (yazlıkta unuttum stand-byda yani :), havvanın üç kızı (başladım ama ilerleyemiyorum, çok klişe, klasik elifşafak), marx'ın insan anlayışı (tez için, inceledim aslında) ve listede olmayan oblomov (çünkü kütüphaneden alıp kokusunu içime çekip önsözünü okudum yalnızca, çünkü önce ince memed nihayete ersin istiyorum, başka bir şeye konsantre olamıyorum, aklım memedte :)

Vefakat fark ettim ki sadece ben böyle değilim, herkeste bir okunuyor şişkinliği var.. Birdenbire bir açgözlülük rüzgarı mı esti memlekette, bir öleceksiniz çok okuyun yağmuru mu yağdı, kitapları basımının durdurulacağına dair bir haber mi geldi bilmiyorum.. Ama cümbür cemaat bir çoğul okuma histerisine kapıldık.. kimsenin kitabı bitirip listeden çıkardığı da yok..

Anlamadım gitti..
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...