bir sürü haller içinde...

20 Kasım 2015 Cuma

merhaba dev..

3 yaş döneminde hayalgücünün güçlenerek envai çeşit korku öğeleri yaratması hiç de şaşılası bir durum değil aslında.. İnsanoğlu/kızının beyninin neden kendi kendine komplo kurduğu şaşırtıcı olsa da..

Evet hayalgücünün yıkıcı etkisinden biz de nasipleniyoruz son zamanlarda.. İlk önce anlayamadım açıkçası.. Ürkütücü unsurlar içeren her türlü şeyi izletmekten, göstermekten, okumaktan kaçınırken nasıl oluyordu da evladım gece korkuları yaşıyordu.. Okula b.k attım ayıptır söylemesi.. Arkadaş ortamında kontrol edemiyorsunuz malum konuşulanları, anlatılanları.. Ateşli gecelerin birinde yaşadığı, halüsinasyon-sal kabuslara bağladım.. (benim için kabus gibi bir geceydi, anne bak orada geliyor, anne durdur şunu, anne gelmesin- sinekler saldırıyormuş ?!?

Bu aralar -çoğunlukla çaktırmadan- yanımıza gelip uyuması alarm sinyalleri çaldırsa da tam olarak anlayabilmiş değildim olayı.. Sonuçta geçmeyen bir hastalık vardı.. Nüksedip duran sonunda Önder'le birbirimize bakıp "biz bu çocuğa bakamıyoruz galiba" dememize sebep olan :(( Ama hastalıktan değilmiş.. Kabuslar başlamış..

Geçen gece baktım yine yanıma geldi, yatağına götürmeye davrandım, ama orada dev var, beni eziyor; dedi.. Nerde dev gel bakalım dedim.. Odasına gittim kapının kenarından ayrılıp da içeri girmiyor, bak orada.. baktı ki yok ışığı kapatınca geliyor.. Tamam ben yanındayım ışığı kapatıp bakalım mı? yok... peki.. Kapadık ışığı baktık, yatağıma girince geliyor.. Beni eziyor anne.. Tamam sen çık yatağına ben buradayım çıktı yatağına anne ezecek beni bir şey söyle?!!

Şimdi çocukların -bu yaş dönemi çocuklarının- hayallerinin güçlerini kötüye kullanmaları ile ortaya çıkardıkları korkularda "yok öyle bir şey, korkacak ne var" gibi söylemlerle korkularını küçümsemeyin çözüm olmadığı gibi size güvenini de sarsar.. denir.. Ancak benim düşüncemde hayali arkadaşlar gibi (bkz) bunda da fazla prim verip gerçeklik boyutuna da sürüklemek doğru değildir.. Yani çok dengeli davranmalıdır.. Ben ne yaptım.. Valla tamamen içgüdüsel (bir spres verin kabus kovan olsun, bir nesne verin güven olsun falan gibi öneriler vardır) biz barışçıl bir yol benimsedik.. Ulaş konuş onunla deyince bak dev Ulaş burada rahatsız oluyor, sen büyüksün devler ülkesine git kendi yatağına yat, herkes kendi yatağında rahattır dedim.. (evet alttan Ulaş'a da mesaj verdim :) Doğru muydu yanlış mıydı tam da emin değilim aslında.. Çözüm oldu mu? evet yüzünde tam bir rahatlama ile yatağına girdi ve sabaha kadar mışıl mışıl uyudu.. Ertesi geceler yine devle karşılaşmadı -şimdilik- yeniden olabilir.. Ama bir çözüm bulunabileceğini biliyor, belki kendisi bile deneyebilir.. :)) Amaç korkuyu yok etmek değil zaten bu durumlarda korkuyla baş edilebileceği algısını yaratmak,. baş edebilmeyi göstermek.. Yanlışlığından şüphelendiğim şey ise; olmayan bir şeyle varmış gibi konuşmak.. Varlığını tamamen kabul etmiş mi oldum acaba??? diye düşünmedim değil..

Sorular sorular sorular.. Anne olunca hayatımda en çok yer kaplayan şey.. yanlış yapma ihtimali beni çok hırpalıyor.. Ama doğası da bu galiba.. zaten yapılan hataların bile telafi edilebileceğini düşünüyorum.. çok da zorlamamalı :)) *

*öncelikle kendime not :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkürler....

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...