bir sürü haller içinde...

18 Mart 2014 Salı

hangi ölüme üzülmeli

İnsan üzüleceği şeyleri seçebilir mi?

Hayata bakışımız, politik duruşumuz, milliyetimiz, dinimiz.... bizi etkiler mi üzüleceklerimizi seçmekte??

Yoksa yalnızca vicdan mıdır bizi ölüme üzülmeye iten??

Ölüm allahın emri diyor ya şair.. allahın emri de genç ölümler beklenmedik ve çoğunlukla da trajik olduklarından daha fazla travmatik etki yaratıyorlar.. Büyük boşluklar yaratıyorlar arkalarında.. Boylarından, bedenlerinden büyük boşluklar..

Ölümün nerede olduğu, nasıl olduğu da önemli değil ki... İster mısırda içsavaşta, ister ABD'de bir okulda, ister İstanbul'da sokakta olsun.. Bir anlamı yok.. Bir anlamı olmamalı..

Ama var-mışşşş.. Seçiyormuş insanlar kime üzüleceklerini.. Ve dolduruyorlarmış bu seçimin içini yalan yanlış bilgiler ve gazlarla..

İnsanlar gencecik çocukları ölümlerinden ötürü bile suçlayabiliyormuş..

Bugün 18 mart.. Aklıma geldi.. Biz ki savaştığımız, öldürdüğümüz Anzak askerlerine bile üzülmemişmiydik.. Onlar için anıtlar dikip siz de üzülmeyin analar dememişmişdik.. Ne zaman yitirdik bu vicdanı.. Ne zaman bu kadar taş yürekli, bu kadar at gözlüklü olabildik..

Yavrusunun ölümüne de üzülme yok hakkı annelerin.. Ölmeye de hakkı yok insanların.. Hesap sormaya hiç yok.. Önemli olan istikrar.. Önemli olan piyasa etkisi.. Önemli olan birisinin nasıl tanımladığı olayları.. Başka bir tanım mümkün değil.. Kesinlikle ve tartışmasız olarak doğru olan o...

Peki seçin bakalım üzüntülerinizi.. Ben seçemiyorum.. İçim acıyor.. Hem ben size de üzülüyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkürler....

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...